İnançlar

Yedinci-Gün Adventist Kilisesinin 28 Temel İnancı’nın kısa özeti aşağıda listelenmiştir.

Kutsal Kitap’ın Tanrı’nın insanlık tarihini nasıl yönlendirdiğini ve Tanrı’nın planında yerimizi nasıl gösterdiğine inanıyoruz. Kutsal Kitap’ın bize hayata rehberlik edecek ve bizi kötülüğe karşı koruyacak gerçek olduğuna inanıyoruz.

Bir Tanrı olduğuna inanıyoruz: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh. Tanrı’nın sonsuza kadar yaşadığına, kudretine, çok seven, her şeyi bilen ve her zaman burada olduğuna inanıyoruz. İbadetimize layık olan tek Varlık, Tanrı’dır ve Yaratıcı, Kurtarıcı ve Arkadaşımızdır.

Baba Tanrı’nın sevginin ve hayatın başlangıcı olduğuna inanıyoruz. Bizi günahtan kurtarmak ve O’nun neye benzediğini bize göstermek için Oğlu’nu gönderdi. Baba Tanrı kutsaldır, merhamet dolu, sadık ve cömerttir.

İsa’nın bizi kurtarmak için insan haline geldiğine inanıyoruz. İsa Kutsal Ruh aracılığıyla gebe kalındı ve bakire Meryem’den doğdu. İsa, Tanrı ve aynı zamanda insandır. Bizim yerimize günahlarımız için çarmıhta öldü ve ölümden dirildi. O şimdi cennettedir ve sonsuza kadar O’nunla birlikte olabilmemiz için yine geri gelecektir.

Kutsal Ruh’un dünya oluşturulduğu sırada mevcut olduğuna inanıyoruz. O, Kutsal Kitap yazarlarına ilham verdi ve yeryüzündeyken İsa’ya kudret verdi. Kiliseye manevi armağanlar verir. Kutsal Ruh bize günahın ne olduğunu gösterir ve gerçeğin ne olduğunu öğretir.

Tanrı’nın bu dünyayı insanlar, hayvanlar ve bitkilerle 7 gün içinde yarattığına inanıyoruz. O, dünyaya bakması için erkek ve kadını yarattı ve oynama ve rahatlama zamanı da dahil olmak üzere dengeli bir yaşam sürmemizi istedi.

İnanıyoruz ki, erkek ve kadın Tanrı’nın suretinde ​​yapılmıştır. İnsanlar özgür varlıklardır, ancak hayatımız ve nefesimiz için Tanrı’ya bağlıyız. İlk erkek ve kadın Tanrı’ya itaatsizlik etti, böylece hepimiz hastalık ve ölüm gibi vücutlarımızdaki günahın canlı etkileriyle yaşıyoruz.

İyi ve kötü arasında, Tanrı ile Şeytan arasında büyük bir savaş olduğuna inanıyoruz. Şeytan, Tanrı’nın karakteri hakkındaki yalanlara inanmamızı istiyor. Tanrı bize seçme özgürlüğü verir ve tarih boyunca bizim için Tanrı’nın büyük sevgisini görebiliriz, çünkü O bizi kurtarmaya geldi.

Tanrı’nın Oğlu İsa’yı, bizim yerimize mükemmel bir hayat yaşaması ve günahlarımızdan dolayı bizim yerimize ölmek üzere gönderdiğine inanıyoruz. İsa’ya iman edip Kurbanını kabul ettiğimizde Tanrı bize sonsuz yaşam verir (Yuhanna 3:16).

İnanıyoruz ki, günahlarımız için bizim yerimize ölen İsa’nın armağanını kabul ettikten sonra, Kutsal Ruh bizi kutsal bir hayat sürmeye yönlendirir. Kutsal Ruh inancımızı geliştirir ve kırık hayatlarımızı geride bırakmamıza yardımcı olur. Tanrı’yı ​​seçtiğimiz sürece kurtuluşumuz olduğundan emin olabiliriz.

Bu hayatta umudumuz olduğuna inanıyoruz, çünkü Kutsal Ruh kalplerimizde yaşıyor ve kurtuluşa sahibiz. Dua ettiğimizde, Kutsal Kitap’ı okuduğumuzda, ilahiler söylediğimizde, kilisede ibadet ederken, başkalarına yardım edip kurtuluşla ilgili iyi haberleri başkalarıyla paylaştığımızda gittikçe İsa’ya benzeriz.

Kilisenin, Tanrı’nın dünyadaki ailesi olduğuna inanıyoruz. Kiliseye gittiğimiz zaman ibadet eder, Kutsal Kitap’ı çalışır, Rabbin Sofrası’nı kutlar ve başkalarına hep birlikte hizmet ederiz. Yetkimiz İsa’dan gelir ve O’nu Kutsal Kitap’tan öğreniriz.

İnanıyoruz ki, dünyanın son günlerinde, bakiye olarak adlandırılan ve yapılacak özel bir işi olacak bir grup insan olacak. Başkalarına, İsa’nın yakında geri geleceğini söyleyecek ve herkese Tanrı’nın Yaratıcı olduğunu ve cennette bir yargılama olacağını hatırlatacaktır.

Kilisenin, farklı diller konuşan ve farklı ülkelerden gelen birçok insandan oluştuğuna inanıyoruz, ancak İsa’da birleştik. Hepimiz İsa’da eşittir ve farklılıklarımız bizi bölmemelidir. Bir imanı ve umudu paylaşıyoruz.

Vaftizin İsa’ya inancımızı ve günahlarımızı bağışlamamıza olan güveni gösterdiğine inanıyoruz. Daldırma yoluyla vaftiz edildiğimizde, İsa’nın ölümüne ve dirilişine inandığımızı gösteririz. Vaftiz olayında İsa’da yeni bir hayat yaşamak için Kutsal Ruh’u kabul ediyoruz.

Komünyon ya da Rab’bin Sofrası, İsa’nın bizler için olan ölümünü kabul ettiğimizi gösterir. Birbirimizin ayağını yıkadığımızda alçakgönüllülükle birbirimize hizmet ederiz ve kalplerimiz sevgide birleşir. Bu, İsa’nın geri geleceğini hatırlatan bir şeydir.

Kutsal Ruh’un, Tanrı’ya ve kiliseye hizmet etmek için her birimize beceri ve yetenekler verdiğine inanıyoruz. Bu armağanlar iman, peygamberlik etme, öğretme, yönetme ve merhamet gibi şeyleri içerir. Bunlar, kilisenin manevi olarak olgunlaşmasına ve Tanrı’nın inancında ve bilgisinde birleşmesine yardımcı olmak için kullanılırlar.

Kutsal Ruh’un, Ellen G. White adındaki bir kadına peygamberlik armağanı verdiğine inanıyoruz. Onun yazıları, her şeyin Kutsal Kitap tarafından sınanması gerektiğini açıkça söylüyor. Yazıları, kilisenin refahı, yönlendirilmesi, öğretilmesi ve düzeltilmesi için kullanışlıdır.

Tanrı Yasası’nın veya On Emir’in, Tanrı’nın bize neler yapmamızı istediğini ve Tanrı’nın karakterini yansıtıyor olduğuna inanıyoruz. On Emir, bizim Tanrı’ya ve diğerlerine nasıl davranacağımızı söyler. İsa, örneğimiz ve vekilimiz olarak, yasaya mükemmel şekilde itaat etmiştir.

Tıpkı Tanrı’nın Yaratılış 2:3’de olduğu gibi, haftanın yedinci gününün Sebt Günü olduğuna inanıyoruz. Bunun, Tanrı ve diğerleri ile vakit geçirmek için Tanrı’dan gelen bir armağan olduğuna inanıyoruz. Sebt Günü bize Tanrı’nın yaratışını ve İsa’nın lütfunu hatırlatır.

Tanrı’nın kendimize, diğer insanlara, kaynaklarımıza ve dünyamıza bakma sorumluluğunu verdiğine inanıyoruz. Tanrı, bize verdiği şeye akıllıca bakmamızı ister ve O’nun için yaşarken bizleri bereketlendirir. Kiliseyi desteklemeye yardımı olması için ondalık ve sunular veririz.

Kutsal Ruh’un aklımızı, bedenimizi ve ruhlarımızı Tanrı’ya onurlandırmamıza yardımcı olduğuna inanıyoruz. Basit giyinmeli, sağlıklı yemeli ve yalnızca hayatlarımızda saf ve neşeli deneyimler üreten şeyleri kullanmalıyız. Vücudumuza zarar verdiklerinden alkol, sigara içmemeliyiz, uyuşturucu veya narkotikleri kullanmamalıyız.

Tanrı’nın insan ve kadını Kendi suretinde ve bir ilişki kurmaları için yarattığına inanıyoruz. Evlilik, mutlu bir yaşam ve çocukların güvenlik ve sevgi içinde büyümeleri için Tanrı’nın idealidir. Evlilik bir erkekle bir kadın arasındadır ve Tanrı birbirine yakın olan bir aile bireylerini bereketler.

İsa’nın kurbanlığının Tanrı’ya gelmemiz için bizlere güven verdiğine inanıyoruz zira affedildiğimizi biliyoruz. İsa, şu anda herkesin hayatını araştıran göksel tapınaktadır ve O’nun yargısı adil olduğundan kurtulabiliriz.

İnanıyoruz ki, İsa tekrar gelecektir ve O’na iman edenleri diriltip cennete götürecektir. İsa’nın söylediği gibi kesin gün veya saati bilmediğimiz halde İkinci Geliş için sabırsızlanıyoruz. İsa geri döndüğünde, yeryüzündeki her kişi O’nu görecektir.

Ölümden sonra artık hiçbir şey bilmediğimize ve İsa’nın İkinci Gelişi’ne dek bilinçsiz bir durumda olduğumuza inanıyoruz. İsa geri döndüğünde, doğru olanlar diriltilecekler, İsa ile birlikte cennete gideceklerdir ancak ölmüş olup doğru olmayanlar ise bin yıl sonra yeniden diriltileceklerdir.

İlk dirilişten sonra kurtarılanlar bin yıl boyunca İsa ile birlikte cennette iken, Şeytan ve takipçilerinin kendileri tarafından yeryüzüne sürüleceğine inanıyoruz. Tanrı dünyaya döndüğünde, günahı ve günahkarları yok etmeden önce nihai yargı için kaybolanları diriltecektir.

Tanrı’nın günahkâr dünyamızı yok edeceğine, yeni mükemmel bir dünya yaratacağına ve bizimle sonsuza dek yaşayacağına inanıyoruz. Nihayetinde gerçek potansiyelimize ulaşacağız ve Tanrı’nın bizim için yarattığı sevgi ve sevinç içinde yaşayacağız. Acı ve ölüm tamamen sonsuza dek silinmiş olacaktır.